Tasavvufi-Tasavvuf terimi olarak Mürşit (Mürşid): 1. Doğru yolu gösteren, kılavuz.
2. Müritlerine tasavvufu öğreten, sırları ve gerçekleri gösteren tarikat şeyhi.
3. Arapça, doğru yolu gösteren, uyaran, irşad eden demektir. Gerçek mürşit Hz. Muhammed (sav)'dir. Diğer mürşitler, O'nun manevî mirasını elde etmeğe muvaffak olmuş kişilerdir.
4. Tasavvuf yolunda kendisinden önceki yetkili kişinin manevi izni ileinsanları irşat eden, doğru yolu gösterip yetiştiren ve kemale getiren yani olgunlaştırantasavvuf terbiyesine ehil kişiye mürşit denilir. Mürşidin olgunluğuna işaret eden birterim ise "mürşîd-i kâmil"dir.
2. Müritlerine tasavvufu öğreten, sırları ve gerçekleri gösteren tarikat şeyhi.
3. Arapça, doğru yolu gösteren, uyaran, irşad eden demektir. Gerçek mürşit Hz. Muhammed (sav)'dir. Diğer mürşitler, O'nun manevî mirasını elde etmeğe muvaffak olmuş kişilerdir.
4. Tasavvuf yolunda kendisinden önceki yetkili kişinin manevi izni ileinsanları irşat eden, doğru yolu gösterip yetiştiren ve kemale getiren yani olgunlaştırantasavvuf terbiyesine ehil kişiye mürşit denilir. Mürşidin olgunluğuna işaret eden birterim ise "mürşîd-i kâmil"dir.
Benzer Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri:
- Usûl Yol ve Esas manasına gelir. Sûfinin mertebeler kat ederken uyması gere
- Âdâb Edeb kelimesinin çoğulu olan bu kelime, izlenmesi gereken esaslar, gör
- Aşık Allah'a erişmek isteyen kişi.
- Rabbani Rab'ba mensup, Allah adamı anlamına Arapça bir kelime. Velilere, Rabbâ
- Ahiret Arapça, dünyanın zıddı. Dünya, nisbeten daha yakın anlamına gelirken,
- Aşk İlahi aşk, kulun Allah'a olan sevgisi.
- Fakîr Arapça, mala ihtiyacı olan kişi demektir. Fakir, fena fillâh makamında
- Sanem Arapça, put demektir. Çoğulu asnâm. Kulu, Allah'a vuslattan alıkoyan h
- Silsile Tasavvufi yolların hepsinde günümüzdeki mürşitten Hz. Peygamber'ekada
- Telbîs Arapça, birbirine karıştırmak manasına bir kelime. Bir şeyin, zıddı ol