Osmanlıca terimi olarak Derviş: Tarikatlardan birine bağlı olan ve tekkede çile ile uğraşan, giyim ve yaşayışında tarikatının adetlerini güden kişi.
Tarih terimi olarak Derviş: Farsça'da dilenci anlamına gelen bir sözcüktür. Tasavvufta ise, bir tarikata girerek, Dünya'nın maddi olanaklarından elini eteğini çekerek yoksulluğu seçen, bir tarikat şeyhine bağlanıp tekkede hizmet eden, çile dolduran ve ibadetle nefsini terbiye eden kimsedir. Dervişlikte amaç insanın yüreğini arındırarak olgunlaşması ve Allah'ın rızasına ulaşmaktır.
İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük terimi olarak Derviş: Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse.
Tasavvufi-Tasavvuf terimi olarak Derviş: Farsça. Fakir, dilenci, dünyadan yüz çeviren, kendini Allah'a veren kişi. Tarikat mensuplarının çoğu fakir olduğu için, bu isimle anıldığı ileri sürülür.
Benzer Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri:
- İhlâs Gösterişi bırakmak, taatta, ibadette samimi olmak manalarını ihtiva ed
- Post Farsça, hayvan derisi demektir. Tüylü hayvanların, özellikle koç, kurt
- Sanduka Türbelerde, mezarların üzerine tahtadan sandık şeklinde yapılan ve üst
- Salih Arapça, istikamet ve iyilik sahibi dürüst kimseye denir.
- Mürebbî Arapça, terbiye eden anlamındadır. Manevî tekâmül yolunu öğreten ve eğ
- Aşk İlahi aşk, kulun Allah'a olan sevgisi.
- Meyl Arapça, eğilim, meyletme demektir. Gayeden, temelden habersiz, elde ol
- Ahval Arapça hal kelimesinin çoğuludur, haller demektir.
- Telkin Arapça, birine bir söz anlatmak, öğretmek, dikte etmek anlamlarında ku
- Sancaktar Sancak taşıyan kişiye denir. Aynı mânâda "alemdar" kelimesi de kullanı