Tarih terimi olarak Agora: Eski Yunan kentlerindeki alış-veriş (çarşı) yeridir.
Genellikle bir evin yola bakan odasının açılarak,bir dükkan ya da atölye
halinegetirimesi biçimindedir.
Genellikle bir evin yola bakan odasının açılarak,bir dükkan ya da atölye
halinegetirimesi biçimindedir.
Tiyatro terimi olarak Agora: Pazar yeri. Antik tiyatro yapısı ortaya çıkmadan ve Diyonizos Şenlikleri Atina'daki Akropolis'in güneydoğu yamacına alınmadan önce oyunlar pazar yerinin basamaklı tarafında oynanırdı. Seyirciler basamaklara otururdu.
Arkeoloji terimi olarak Agora: 1- Antik Yunan kentlerinde stoalar ile çevrelenmiş, içinde ya da yakınında tapınak, bouleuterion gibi dini ve resmi yapıların bulunduğu toplumsal ve ticari yaşamın yoğunlaştığı alan.
2- Kentlerde ticari, resmi, adli ve dini fonksiyonları olan halk meydanı.
3- Eski Yunanistan'da pazar yeri ya da antik kentin merkezine verilen ad.
2- Kentlerde ticari, resmi, adli ve dini fonksiyonları olan halk meydanı.
3- Eski Yunanistan'da pazar yeri ya da antik kentin merkezine verilen ad.
Sanat terimi olarak Agora: 1. Eski Yunanlılarda kent devletiyle ilgili sorunların konuşulduğu, çevresi revaklı meydan.
2. Pazar yeri.
3. Yunan klâsik döneminde; sitenin yönetim, politika ve ticaret işlerini konuşmak için halkın toplandığı alan.
2. Pazar yeri.
3. Yunan klâsik döneminde; sitenin yönetim, politika ve ticaret işlerini konuşmak için halkın toplandığı alan.
Benzer Sanat Terimleri:
- Urna Antik Roma'da taş, pişmiş toprak ya da tunçtan yapılan vazoya benzer k
- Ready Made Bir sanat yapıtı olarak benzerleri arasından seçilip değerlendirilmiş,
- Bahause Merkezi mimarlık olan 1940'larda açılan bir sanat okulu.
- Janr Tür Resmi 17. yy itibariyle burjuva kesiminin gündelik yaşamını gerçekçi bir biç
- Küratör (curatus-curator) Bir müze, galeri, arşiv veya kütüphane koleksiyonunun yöneticidir. Çağ
- Primitivizm (Primitivism) 1- Rusya'da 1905 ile 1920 arasında gelişen, kübizm ve fütürizm düşünce
- Sivri Kemer Yarıçapı kemer açıklığının yarısından büyük olan ve kilit noktasından
- Bordür 1. Halı, dokuma, işleme, kitap bezeme, minyatür, hat, tezhip ve benzer
- Sanatkar Bir işi ustalıkla yapar.
- Maket Var olan ya da tasarlanan bir yapıtın tümünün ya da bir bölümünün ya d