Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi terimi olarak Cennet: 1. Allah'ın kendisine inanıp güzel işler yapanları ahirette göndereceğini vaad ettiği güzelliklerle dolu yere cennet denir. Cennetin kelime anlamı bahçedir. Kur'an-ı Kerim'de bildirildiğine göre cennet baldan tatlı ırmaklar, bembeyaz tatlı sular, birbirinden güzel meyveler, ağaçlar, bağlar, giysiler, süsler, köşkler ile doludur. Aklımıza gelen her türlü güzellik cennette vardır. Aklımıza gelebilecek her türlü çirkinlik cennetten uzaktır.
2. Müminlerin içinde ebedi olarak kalacakları çeşitli nimetlerle bezenmiş olan ahiret yurdu, mükafat yeri. Peygamber (sav)' in bildirğdiğine göre Cennet " Hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiç kimsenin aklına , hayaline gelmiyecek güzellik
2. Müminlerin içinde ebedi olarak kalacakları çeşitli nimetlerle bezenmiş olan ahiret yurdu, mükafat yeri. Peygamber (sav)' in bildirğdiğine göre Cennet " Hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiç kimsenin aklına , hayaline gelmiyecek güzellik
Genel Türkçe terimi olarak Cennet: İslam'a göre, iyilik yapanların, günahsızların, iman edenlerin öldükten sonra sonsuz bir mutluluğa kavuşacakları yer.
Kur'an-ı Kerim terimi olarak Cennet: 1. Bahçe, çok güzel ve ferahlık veren yer; meyvelik, ağaçların, suların ve gölgelerin bol olduğu yer; uçmak.
2. Günahsız, günahları affedilen ya da günahlarının cezasını cehennemde çekmiş olan müminlerin, içerisinde sonsuza dek kalacakları yer.
3. Dünyada iyilik yapanlara öldükten sonra Allah'ın karşılık olarak vereceği, sonsuz mutluluk yurdu.
2. Günahsız, günahları affedilen ya da günahlarının cezasını cehennemde çekmiş olan müminlerin, içerisinde sonsuza dek kalacakları yer.
3. Dünyada iyilik yapanlara öldükten sonra Allah'ın karşılık olarak vereceği, sonsuz mutluluk yurdu.
Benzer Kur'an-ı Kerim Terimleri:
- Tecezzi Kısımlara ayrılma, bölünme
- Engin Ucu bucağı görünmeyecek kadar geniş, çok geniş.
- Kaza 1. Hükmetme, karara balgama, emretme yargı. 2. Zamanında yerine get
- Münafık 1. İnsanların arasını bozan, bölücülük yapan, toplumu karıştıran, fesa
- Hasenat İyilik ve güzellikler, sürekli ve kalıcı hayır işleri.
- Riayet Sayma, saygı, ağırlama, itibar etme.
- Hadr Kıraat ilminde Kur'an-ı Kerim'in tecvit kaidelerine uygun olarak okund
- Selef-i Salihin Hz. Peygamber (s.a.v.) dönemi ve ondan sonraki üç asırda yaşamış olan
- İzzet Büyüklük, yücelik, ululuk.
- Cüz Kur'an-ı Kerim'in yirmi sayfadan oluşan otuz bölümünden her biri.